Yeraltında Bir Dünya: Son Doong Mağarası
Mağaralar eski dönemlerde insanların barınma ve korunma ihtiyaçlarını karşılamak amaçlı ortaya çıkmış en eski yapı birimlerindendir. Ancak bu mağara barınma ve korunmadan daha fazlasına sahip. Kendine ait bir nehri, ormanı hatta ekosistemi bile var.
Kendi başına bir dünya minyatürü gibi olan orijinal adıyla Hang Son Doong mağarası aslında literatüre mağara olarak değil de “mağara bütünü” olarak geçmektedir. Yeraltının derinliklerinde birbirine bağlanan onlarca mağaranın birleşimi ile oluşmuş. Ancak bu mağaralar aklımızda canlanan mağaralar gibi değil. Ortalama boyutun kat kat üstünde olan onlarca mağaranın birleşiminden söz ediyoruz.
Vietnam’da bulunan bu mağaranın ilk keşfi 1990’lı yıllarda gerçekleşiyor. Ancak mağara girişinin kaybolması, keşif hataları yüzünden giriş sağlanamıyor. 2009 yılında keşif ekibi tekrardan hazırlıklarını başlatıp mağarayı araştırmak için yola koyuluyorlar. Mağara girişindeki rüzgâr sesi ve sis bulutları onların yeni bir dünyaya giriş yapacaklarının habercisi gibi bekliyordu.
40 Katlı Gökdelen Sığabiliyor
Türkçe kelime anlamı “Dağ Nehir Mağarası” olan Hang Son Doong içinde yapılan kızılötesi ölçümlere göre mağaranın yüksekliği yaklaşık 200 metre. En son yapılan araştırmalara kadara mağaranın sadece 9 km’lik giriş kısmı keşfedilebilmiştir. Mağara içerisinde oluşan ses akımı ve uğultu dolayısıyla araştırma yapmak zordur. Uzmanlara göre ise mağara içerisinde araştırılmayı bekleyen onlarca faklı nokta var.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki kır katlı b bir gökdelen veya bir şehir bloğu tamamen mağaranın içine sığabilir. Bu göz alıcı büyüklükte olan mağaranın yaklaşıl 2,3 milyon yaşında olduğu düşünülüyor. Hang Son Doong mağarası o kadar büyük ki kendi hava durumu sistemini kendi içinde oluşturabiliyor. Erime ve çökme sonucu oluşan delikler güneş ışığının tamamen mağaraya ulaşmasını sağlıyor.
İçerisinde Yeni Canlı Türleri Bulundu
Bunun yanı sıra yer seviyesinin hemen 200 metre altında kendine ait bir yağmur ormanı bile mevcut. Bu yağmur ormanları içerisinde hayvanlara da ev sahipliği yapmaktadır. Bir mağaranın içinde yağmur ormanı ve kendi ekosistemi olması tabi ki ilginç bir detay ancak daha ilginç bir şey daha var. Bu ormanın içinde yaşayan iki uçamayan kuş türü keşfedilmiş. O kuşların oraya nasıl geldiği ise şimdilik bilinmiyor. Edam bahçesi olarak adlandırılan bu yağmur ormanının içinde bunun yanı sıra uçan tilkiler, nesli tükenmekte olan kaplanlar ve ender görülen langurlar da bulunmaktadır. Mağaraya özel yedi canlı türü de bulunmuştur.
Yüzölçümü olarak keşfedilen bölümü bile New York’tan büyük olan mağaranın içerisinde beyzbol topu büyüklüğünde mağara incileri bulunmaktadır. İçerisinde barındırdığı göl, nehir, plaj gibi oluşumlarla ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Boyları 70 metreye kadar ulaşan dikitler ve küçük dağlar ise orya ayrı bir hava katmış şekildedir.
Mağarayı merak eden macera tutkunları için 5-7 günlük turlar düzenleniyor. Mağaranın kendi gölünde yüzüp kendi ormanında kamp kurabildiğiniz bu turlara ilgi büyük. Belinize bağlanan ip yardımıyla 80 metrelik bir iniş gerçekleştirdikten sonra Köpeğin Eli adı verilen dikitin etrafında toplanacağınız turlar rehberler ve uzman ekipler eşliğinde gerçekleştirilmektedir.
Önceki Sayfaya Geri Dön